Türk Eczacıları Birliği Seçimleri

Türk Eczacıları Birliği Seçimleri

Öncelikle hepinizi saygı ve sevgi ile selamlarım. Geleceğin; ülkemiz, mesleğimiz, ailelerimiz için olumlu ve güzel günler getirmesi en büyük dileğimdir.

Sizlerin de bildiği gibi tüm ülkemizde eylül ayı içerisinde bölge eczacı odalarımızın seçimleri gerçekleştirildi. Kimi bölgelerde eski yöneticiler, kimi bölgelerde yönetimsel yapıda kişisel bazda değişiklikler, kimilerinde de yeni kadrolu başka yöneticiler seçimleri kazanarak görev aldılar.

Ekim ayı itibariyle de Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti oluşumu ile ilgili hareketlenmelerin olduğunu da görmeye başladık.

Birleşik Eczacılar grubu olarak, tamamen adından da anlaşılacağı gibi sadece mesleki gelişim ve mesleki çıkarların ön planda tutulduğu yapımızı dikkate alarak; Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyetinin de bu yönde yapılanmasını, aynı şekilde oluşum sağlanmasını hedefleyerek çalışmalarımıza başladık.   

Bu çalışmalarımızla Genel Kurulda da dillendirdiğim gibi Ankara Eczacı Odası’nın; Ankara’nın ve Ankaralı eczacılarının sesi olmak, Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyetinde etkili ve yetkili bir şekilde görev almak adına çalışmalarımızı yapmak için uğraştık. Bunu yaparken de hiçbir siyasi söylemde bulunmadan, yapımızı siyasileştirmeden, mesleki duruşta buluşmak ve buluşulmasını sağlamak temel gayemiz oldu.

Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti içerisinde yaklaşık 6-8 yıllık süreçte birlikte yol alan yapının; 2 ayrı grup olarak Türk Eczacıları Birliği seçimlerine gireceği ortaya çıktı. Yıllardır yönetimde birlikte bulunan bu iki ayrı grubun karşısında da birde muhalif grup olarak adlandırılan yapı olduğu için, seçimlerin 3 grup arasında geçeceğini tahmin etmekteydik.

Böylece dışarıdan tarafsız gözle bakıldığında 3-6 Aralık 2015 tarihinde yapılacak Türk Eczacıları Birliği seçimlerinin 3 grup arasında geçeceği düşünülmekte ve tahmin edilmekteydi.

Önceleri Ankara Eczacı Odası olarak muhalif grup ile birlikte hareket ederek, Türk Eczacıları Birliği seçimlerine girme kararı aldık.  Toplantılar yaparak ve deklarasyonlar yayınlayarak birlikte yol almak, birlikte kararlar almak, birlikte Türk Eczacıları Birliği seçimlerine girmek, tek payda olan “eczacının – eczacılığın ” çıkarları için katkıda bulunmak adına gereken her şeyi yaptık. Ancak; grup, kendi içerisinde ki güveni sürekli tazelemek gibi bir sorgulama ile kendilerine özgüveninin olmadığını gördük. Ve bir toplantı sonucu bu yapı diğer gruplardan birisi ile birleşme kararı aldı. ( Bizim yapıdan ayrılma nedenimiz de bu olup; ayrıntılarını ilerleyen süreçte, ihtiyaç olması halinde açıklayacağım. )  

Ankara Eczacı Odası olarak birlikte yol yürüdüğümüz 4 ayrı eczacı odası (yöneticileri) arkadaşlarımızla bir duruş sergileyerek 3. liste çıkartabilmek için gayret sarf ettik. Ancak belirli sayının üzerine çıkamadık. Çünkü diğer iki grup ile Eczacı odalarımız seçimlere yönelik bağlantılarını yapmışlardı.

Süreç içerisinde Erdoğan Çolak ve Harun Kızılay tarafından, tarafımıza görüşme talepleri geldi. Görüştük ve Ankara Eczacı Odası olarak talebimizin; II. Başkanlık ve Genel Sekreterlik olduğu, kabul görmesi halinde kabul edecek ekiple birlikte; meslek için, mesleğimiz için elimizi taşın altına koymaya hazır olduğumuzu ifade ettik.

Sosyal medya veya genel kurul kulislerinde geçen dedikodularda olduğu gibi, Ankara Eczacı Odası ‘pazarlık peşinde, pazarlık yapıyor’ gibi ifadeler sadece dedikodudan başka bir şey olmadığı gibi Ankara Eczacı Odası yapısına zarar verici ifadeden öte giden başka bir amaç da gütmemiştir.

Talebimiz tek maddeli idi. Ankara’nın merkezde olması, bürokrasi ile iç içe olması, konum itibariyle de her noktaya anında ulaşabilecek olması, her istendiğinde, acil görüşmelerde Ankara’nın ekip olarak her an hazır olmasından dolayı II. Başkanlık ve Genel Sekreterlik talebimizde ısrarcı olduk. Bu talebimizin karşılanması halinde de elimizi taşın altına koymaya hazırdık. Ama şartlar bizim istediğimiz gibi gelişmedi ve Harun Kızılay’ın listesinde; Genel Sekreter, Denetleme Kurulu Başkanlığı ve Yüksek Haysiyet Divanı üyeliği ile listede temsiliyet bulduk.

Bu şartlar altında gerçekleşen seçimler sonucunda Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti Başkanlığı yapan Erdoğan Çolak’ın listesinden 9, Harun Kızılay’ın listesinden 2 delege Merkez Heyetinde göreve seçilmiş oldu.

Ankara Eczacı Odasından Denetleme Kurulu'nda aday olan Ecz. Serhat Salim Aktaş, kazanan arkadaşlarımızın arasına katılmıştır. Bu vesileyle kardeşim, yol arkadaşım Serhat’a; başarı ve şans dileyerek, tebrik ediyorum.

Oluşan yeni Merkez Heyetinin görevinin oldukça zor olduğunu hepimiz biliyoruz. Ortak akılda, ortak paydada; çoğunlukçu, paylaşımcı, demokrasinin tüm kurallarına hâkim olduğu, yapıcı, yeri geldiğinde de yapılan eleştirileri hazmedebilen bir yönetim olduğu takdirde eczacı kamuoyunun desteğini alabileceklerini düşünüyorum. Aksi durumda mesleki birlikteliğin ortadan ikiye bölünmesi kaçınılmazdır.

Önceki dönem Merkez Heyetine, Denetleme Kurulu ve Haysiyet Kurulu üyelerine yapmış oldukları çalışmalar ve emekleri için ayrıca teşekkürlerimi sunar, yeni seçilen Merkez Heyetini kutlar ve görevlerinde başarılar dilerim.

Yazımı; örnek bir insanın, örnek bir liderin sözleri ile bitirmek istiyorum.

“Bir millette, özellikle bir milletin iş başında bulunan yöneticilerinde özel istek ve çıkar duygusu, vatanın yüce görevlerinin gerektirdiği duygulardan üstün olursa, memleketin yıkılıp kaybolması kaçınılmaz bir sondur”

Mustafa Kemal Atatürk

Özel isteklerimizin, mesleki çıkarların önüne geçmemesi dileklerimle saygılarımı sunuyorum.

Ecz. Süleyman GÜNEŞ
BAŞKAN